Ana içeriğe atla

Aldırma Gönül Hikayesi

 

Aldırma Gönül Hikayesi

Sabahattin Ali’nin edebi mirasında önemli bir yer tutan “Aldırma Gönül”, yazarın hapishane yıllarında kaleme aldığı en tanınmış eserlerinden biridir. 1933 yılında yazılan ve şairin “Hapishane Şarkıları” adını verdiği beş şiirlik serinin son parçası olan bu eser, yalın dılı ve evrensel mesajlarıyla halkın gönlünü fethetmiştir. Şiirin adı yaygın olarak “Aldırma Gönül” olarak bilinse de, eser asıl olarak numaralandırılmış bir serinin parçasıdır ve yazıldığı koşullar ile süreci eserin ruhunu derinleştirir.

Tarihi Bağlam ve Yazım Süreci

Sabahattin Ali, 1932 yılında Konya’da bulunurken, bir dost meclisinde Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ü eleştiren “Memleketten Haber” adlı şiirini okuduğu iddiasıyla tutuklanmıştır. Bu olay, onun sadece bireysel hayatını değil, aynı zamanda edebi yolculuğunu da derinden etkilemiştir. Konya Cezaevi’nde başlayan bu hüpkâr dönem, yazarı Sinop Cezaevi’ne kadar sürüklemiştir. Bu süreçte 14 ay hapis cezasına mahkûm edilen Sabahattin Ali, Sinop Cezaevi’nde derin bir yarıyı kağıda dökmüştür. Ancak 1933 yılında Cumhuriyetin 10. yıldönümü nedeniyle ilan edilen afla serbest bırakılmış ve bu eser, 1934’te yayımlanan “Dağlar ve Rüzgâr” adlı kitabında okuyucuyla buluşmuştur. Şiir daha sonra 1999 yılında Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Bütün Şiirleri” kitabında tekrar basılarak yeni nesillere ulaşmıştır.

Hicaz Makamında Bir Efsane: Şiirin Bestelenmesi

1976 yılında besteci Kerem Günay, şiiri Hicaz makamında besteleyerek şarkı formuna dönüştürmüştür. Aynı yıl sanatçının “Kerem Gibi / Aldırma Gönül Aldırma” adını taşıyan plağında ilk kez seslendirilmiştir. Ancak bu beste, esas olarak 1977 yılında Edip Akbayram’ın yorumu ile şöhrete kavuşmuştur. Akbayram’ın şarkıyı “Aldırma Gönül - Sen Açtın Yarayı” adlı plağına kaydetmesiyle birlikte eser, bir kuşağın sesi haline gelmiştir. O günlerden bugüne dek şarkı, Gönül Akkor, Selda Bağcan, Gülden Karaböcek ve Ferhat Göçer gibi pek çok sanatçı tarafından yorumlanmış ve Kerem Günay’a göre 50’den fazla farklı yorumla dinleyicilere ulaşmıştır.

Toplumsal ve Siyasal Yansımalar

“Aldırma Gönül”, yalnızca bir şiir veya şarkı olmanın ötesine geçerek toplumsal bir sembol haline gelmiştir. Özellikle 1970’li yıllarda sol hareketlerin mitinglerinde yankılanan bu eser, zamanla sadece sosyalist grupların değil, Atatürkçü protestocuların ve genelde haksızlığa karşı çıkan kesimlerin de sesi olmuştur. Cumhuriyet mitinglerinden sürekli duyulan bu eser, devrimci hareketlerin marşı niteliği kazanmıştır. Edip Akbayram’ın yorumu ise şarkıyı onun kariyerinin zirvesine taşımış ve sanatçının en bilinen parçası haline getirmiştir.

Sanat ve Popüler Kültürde Yansımaları

Şiirin etkisi, edebiyat ve müziğin ötesine geçerek sinema ve televizyona kadar uzanmıştır. 1978 yapımı “Dilek Taşı” sinema filminde ve sonrasında “Hababam Sınıfı Tatilde”, “Selvi Boylum Al Yazmalım”, “Yıkılmayan Adam” gibi klasik filmlerde yer alan eser, son olarak Sinop Cezaevi’nde geçen “Pardon” filminde de kullanılmıştır. Beyazcamda ise 2007-2010 yılları arasında yayınlanan “Parmaklıklar Ardında” dizisinin jeneriğinde enstrümental olarak yer almıştır. Şiir, bu yolla sadece okurların ve dinleyicilerin değil, genç kuşakların da belleğinden silinmez bir iz bırakmıştır.

Evrensellik ve Kalıcılık

“Aldırma Gönül”, Sabahattin Ali’nin sosyalist düşünce yapısından ilham alarak ortaya koyduğu bir eser olmasına rağmen, haksızlığa başkaldırışı ve sabrın yüceltildiği sözleriyle her kesimden insanın benimseyebileceği evrensel bir niteliğe sahiptir. Bu nedenle eser, tüm toplumu kucaklayan bir klasik haline gelmiştir. Sadece Sabahattin Ali’nin edebi dehasını değil, Sinop Cezaevi’ni ve o dönemin tarihsel atmosferini de hatırlatan bu eser, çok yönlü anlam yükünü koruyarak kuşaktan kuşağa aktarılmaya devam etmektedir.

Yorumlar

  1. Çok güzel bir yazı çok ilham aldım💛

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şeyma;
      İnsan dinlerken hiç böyle bir hikaye hayal etmiyor değil mi?

      Sil

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Fatih Murat Arsal - Yemin / Zoraki Koca Serisi - 2

Merhabalar Zoraki Koca Serisinin ikinci kitabı Yemin.

Aşkın Nur Karataş - Karga

 

Maral Atmaca - Medusa’nın Ölü Kumları 2

 

Selvi Atıcı Kayıp Şehir Serisi Kitap Yorumları

Merhabalar Hali hazırda Selvi Atıcı kitaplarına takmış olan ben, sonunda Kayıp Şehir serisini bitirdim.

Jennifer Royce - Zorba Aşık Kitap Tanıtımı

Kalesini ele geçiren acımasız Lord Fergus’tan kurtulabilmek için hasta babasını geride bırakmak zorunda kalan Leydi Sheena, kalesinin ve kalbinin kapısını tüm dünyaya karşı kapatmış olan bir adama sığınmak zorunda kalır.

Poy Baharatı Nedir? Nerelerde Kullanılır?

  Merhabalar Baharat kullanmayı sever misiniz?

Kimberley Freeman - Issız Kar Taneleri Kitap Tanıtımı

Kar taneleri kaybedilmiş bir çocukluk için dökülen gözyaşını şefkatle kucaklar…

Fatih Murat Arsal - İki Mükemmel Hata

Merhabalar Uzun zamandır sizlere kitap yorumu yaz(a)mıyorum zira bu sıralar yorum yazmak için maalesef kafamı toparlayamıyorum. Hoş bir aydan fazladır kitap kapağı da açamadım. Kitap okumadan uyumayan ben; son zamanlarda kitaplara dokunamadım bile. Fakat okuduğum kitaplara ve yazarlara da haksızlık da etmek istemiyorum. Zira beğendiğim kitapların yorumsuz durmalarına maalesef gönlüm razı gelmiyor. Çıktığı ilk anda alıp okuduğum, ancak yorum giremediğim bir kitap İki Mükemmel Hata. O zaman başlayalım.