Ömür Gürbüz Röportajı

Merhabalar

Kasım ayının ilk röportajıyla haftaya başlıyoruz.
Bu hafta yine çok keyifli bir röportajımız var. Konuğum Sayın Ömür Gürbüz. Sizleri röportajımızla başbaşa bırakıyorum.

Yeni yazılarımda görüşünceye dek, kendinize çok iyi bakın. Güzel bir hafta sizlerle olsun.

Hoşçakalın.

Ömür Bey öncelikle bloğuma hoşgeldiniz. Bu güzel röportaj için şimdiden teşekkür ederim. Dilersiniz sorularımıza geçelim.

* Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

- 05.07.1981 tarihinde Afyonkarahisar İli’ nin Taşoluk Kasabasında dünyaya geldim. Evli ve 1 kız, 1 erkek çocuk babasıyım. 2003 yılında Afyon Kocatepe Üniversitesi Harita Kadastro bölümünü, 2015 yılında Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümünü bitirdim. Halen Anadolu Üniversitesi İlahiyat Bölümüne devam etmekteyim. Bir kamu kurumunda memur olarak çalışmaktayım.

* Yazmaya ne zaman başladınız? 

-1999 yılından beri şiirler yazmaktayım. 3-4 adet şiir defterim mevcuttur hala. Yaklaşık 3 yıldır https://omrunherdemi.blogspot.com adlı blog sitemde yazdığım şiirleri ve yazılarımı yayınlamaya devam ediyorum. Şiir yazmayı seviyorum ve yazmaya devam ediyorum.

* Kitap yada genel olarak yazma konusunu nasıl seçiyorsunuz? Etkileşim var mı? Yoksa tamamen tesadüf mü? Yani kurguyu önceden mi belirlersiniz? Yoksa bütün olay örgüsü siz yazdıkça mı gelişir? 

-Konular genelde aşk, ayrılık, ilahi aşk, vatan sevgisi ve hiciv üzerinedir. Tesadüf üzere değil, genelde bir ilham neticesinde  şiirlerimi kaleme alıyorum.

* Kimsenin okumayacağını bilseniz bile yazmaya devam eder miydiniz? 

-Sanatkar sanatını, ressam eserini tanıtmak üzere yola çıkar. Yazar ya da şair okuyucusu olmalı ve bir kitleye ulaşması lazım ki ileride daha güzel eserler çıkarabilsin. 

* İlk kitabınızı çıkarmaya nasıl ve ne zaman karar verdiniz? 

-Bir şiir kitabı çıkarmak hayalimdi ve hep aklımda vardı. 20 yıldır yazdığım şiir kitabımı edebiyat severlerle buluşturmak istedim. Meşhur bir atasözü vardır; “Hayvan ölür, semeri kalır. İnsan ölür, eseri kalır.” Bu atasözünden esinlenerek dünyada bir eser bırakmak gayesiyle kitabımı Türk Edebiyat Dünyası’na kazandırmak istedim.

* İnsanların çoğu "hayatımı yazsam roman olur" der. Sizce herkes kitap yazabilir mi? Yazmak bir yetenek midir? 

-Hayır, herkes kitap yazamaz. Kitap çıkarmak için duygu ve bilgi birikimi olması gerektiğine inananlardanım. Evet, yazmak ustalık ister.

* Yazmak isteyen ancak nasıl yazmaya başlaması gerektiğini bilmeyenler için tavsiyeleriniz var mı? 

-Cesaret ve inanç olduktan sonra insan her şeyin üstesinden gelir. Yazmak isteyenler yazsın, çünkü her bir eser bir ağaçtır. Ağaçlar ne kadar çok olursa ormanda o denli zengin olur.

* Bir yazar olarak okuduğunuz ve beğendiğiniz yazarlar kimler?

-Necip Fazıl Kısakürek, Abdurrahim Karakoç, Yavuz Bülent Bakiler, Mehmet Akif Ersoy, Cemil Meriç, Hakan Mengüç vs. 

* En son hangi kitabı okudunuz?

-En son  İlber Ortaylı’nın “Bir Ömür Nasıl Yaşanır” kitabını okudum.

* Yayımlanan tek kitabınız var ve çiçeği burnunda. Bol okurlu olsun inşallah. Yine de yakında yeni kitap veya yeni projeler var mı? 

-Evet,  “Ömrün Her Demi” ilk göz ağrım, ilk kitabım. Yazmaya devam edeceğim. Allah izin verirse yeni kitaplar çıkarmayı düşünüyorum tabi ki. 

* Asıl mesleğiniz nedir?

-Asıl mesleğim, bir kamu kurumunda memur olarak çalışmaktayım. Harita Kadastro teknikeriyim.

* Yazmak sizin için hayat boyu sürecek serüven mi? Yoksa yazmayı bırakmayı düşündüğünüz bir zaman var mı?

-Yazmak benim için ömür boyu devam edecek bir serüven. Şairler duygularını, düşüncelerini şiir yazarak ifade ederler. Şiir yazmayı bırakmayı hiç düşünmedim.

* Günümüzde gençlerin sosyal medya sitelerinde çok zaman geçirmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Gençler sosyal medya sitelerine fazla zaman ayırıyorlar. Bu da onları araştırmacı olmaktan uzak ediyor ve tembel bir insan yapıyor. Her şeye bir tık ile ulaşacaklarını zannediyorlar. Ama üniversite bittikten sonra hayatın o kadar kolay olmadığının farkına varıyorlar ama iş işten geçmiş oluyor. Tabi ki kitap okuyan ve çalışkan gençler bundan istisna tutmak gerekir.

* Günümüz gençliğine üç tavsiye verecek olsaydınız bunlar ne olurdu?

-1.Tavsiyem: Tarihini iyi öğrensinler; Geçmişini bilmeyen toplumlar geleceğine yön veremezler.

2. Tavsiyem: Kitap okusunlar; Kitap okuyan insan kültürlü ve edepli olur. Dikkat edilecek olursa en az suçluların olduğu yerler çok kitap okuyan, kültürlü insanların yaşadığı şehirlerdir. Demek oluyor ki; cehaletten cinayet, bilgelik neticesinde adalet, adaletten müreffeh bir medeniyet  çıkar.

3.Tavsiyem: Bir meslek  sahibi olsunlar, bir sanat öğrensinler. Neden kuaför, tamirci, marangoz, demirci, ressam, tiyatrocu  ve bestekar olmasınlar. İnsan gayret ettikten sonra yapamayacağı hiçbir şey yoktur.

* Kitaplarınızda yayımlandıktan sonra şunu yazsaydım yada şunu yazmasaydım dediğiniz oldu mu?

-Haykırsam sesimi duyar mısınız adlı şiirimi eklemek isterdim. Bundan sonra çıkaracağım kitapta yer veririm artık.

* Yazmadığınız zaman ne yaparsınız?

-Yazmadığım zamanlar kitap okurum ve çocuklarımla ilgilenirim.

* Kitap fuarlarıyla ilgili düşünceleriniz nelerdir?

-Kitap fuarlarını severim. Çeşitli zenginlikleri barındırır. Fuarlar sayesinde hem yazar ve şairler tanınır, hem de kitaplarını tanır kitap dostları. Yazarlar ve şairler birbiriyle tanışır ve bir ünsiyet peyda olur.

* Hayatınız boyunca yaşadığınız pişmanlık var mı?

-Ayrılık şiirlerime ilham olan ve gençliğimde aşık olduğum insana kavuşamamanın pişmanlığı hep üzerimdedir.

* En büyük korkunuz nedir?

-Allah esirgesin, en büyük korkum imansız ölmektir. 

* Aşk sizce nedir? İlk görüşte aşk var mıdır?

-Aşk iki yarımın tüm olmasıdır bence. Birbirini seven kadın ve erkek kavuşursa bir arada olursa tam olur. Aklın durduğu, gönlün ve hislerin esir olduğu en güzel şeydir; aşk. İlk görüşte aşk vardır bence. İlk bakış ve ilk görüş neticesinde duygu etkileşiminden sonra  aşk meydana gelir.

* Ulaşamadığınız biri ile sohbet etme şansınız olsaydı bu kim olurdu? Neden?

-Uğur Işılak Bey’le tanışmak ve sohbet etmek isterim. Çocukluğumdan beri onun şarkılarıyla büyüdüm. Hayata bakış açımda onun eserlerinin katkısı çoktur bende.

* Hayatta en çok kıymet verdiğiniz kişi?

-Hayatta en çok kıymet verdiğim ailemdir. Herkes sırtını dönse bile sana kol kanat gerecek olan ailendir. Bana böyle güzel aile ve hayat bahşettiği için Allah’a sonsuz hamd ediyorum. 

* Son olarak eklemek istedikleriniz var mı ya da okurlarınıza mesajınız var mı?

-Şunu belirtmeden geçmeyeceğim; maalesef bu zamanda şairler ve yazarlar şarkıcıların onda biri kadar ilgi görmüyorlar. Şair şiir yazacak ki, bestelenip şarkı ve türkü yapılsın. Yazar roman yazacak ki, tiyatro ve filme konu olacak. Ülkemizde kitap okuma oranı çok düşük ve üzücü. Ebeveynler televizyon, bilgisayar ve telefon başında saatlerce kıymetli vaktini heba ediyorlar. Bunu gören çocuklar da “Armut dibine düşer” misali aynısını yapıyorlar. 

Okuyucularım kitabı eline aldıklarında görecekler ki; her bir şiirimde hayatın gerçekleri, yaşadığımız hayattan kesitlere rastlayacak ve  kendi ruh dünyası ile gönüllerine hitap eden, hislerine tercüman olacak şiirler bulacaklar. 20 yılı ihtiva etmesi nedeniyle kitabımın adını “Ömrün Her Demi” verdim. Tüm okuyucularıma keyifli okumalar diler, en derin sevgi ve saygılarını sunar, hürmetle selamlarım. Sağlıcakla kalın. Röportajında bana yer verdiği için Beyda'nın Kitaplığı’na teşekkür ederim.

Ömür Bey keyifli bir sohbet oldu. Umarım ilerleyen zamanlarda sizi yine bloğumda konuk edebilirim. Zaman ayırıp röportaj yaptığınız için tekrar teşekkür ederim. Yolunuz açık, okurunuz bol olsun.