Kapı Önü Dedikoduları - En Küçük Teyzem

Merhabalar

Bu sıralar her şeye, herkese gıcığım.

İçimden avaz avaz bağırmak geliyor. Bazen Müge Anlı'ya çıkıp "Benim ailem bunlar değil!... Bunları alın ama benim gerçek ailemi de bulmayın!..." diyesim var. O derece ailemden ve sülaleden soğudum.

Şu son zamanlarda zaten ihaleler üst üste. Birinden çıkıp, diğerine koşuyorum.  Şehir dışı da cabası. Akşamları vakit buldukça spor hocamla çalışmam var. Son bir buçuk yılda 42 kilo kadar vermişim ama insanlar halen daha bununla ilgili sinir bozmaya devam ediyorlar. Bununla ilgili ayrıca yazarım ki konu bu değil.

Mesela dün akşam en küçük teyzem aradı. Zaten ekranda ne zaman onun ismini  görsem cinlerim tepeme çıkıyor ya neyse. Allah'ım tam bir saat oradan buradan anlattı da anlattı. Sonunda ne geleceğini biliyorsanız zaten dinlemek de eziyet oluyor. Ama telefonu da kapatamıyorum. Onunla çene çalamayacak kadar da yorgunum. Bir yandan ertesi günün yemeğini yetiştirmeye çalışıyorum. Diğer yandan ilkokulda olan oğlumun ödevlerini kontrol etmeye çalışıyorum. Kafam kazan gibi. Eşim gece vardiyasında. Ben uyku yüzü görmenin, teyzem beynimi delmenin derdinde.

Ne zaman söylenecek diye beklerken, ağzındaki baklayı çıkardı. "Ben neden kendisini hiç aramıyormuşum?" Teyzemin her zaman yaptığı klasik serzenişler. Genellikle evde saracak birini bulamadığında (eniştem muhtemelen ya bir tv programı izliyordur ya da elinde telefon vardır. Bu da demek oluyor ki, kadın seni takmıyorum. Ne halin varsa gör. Bana bulaşma da bin yıl yaşa. İki yeğenim ise ya telefon, bilgisayar gibi teknolojik ürünlerle kendilerini dünyadan soyutlamışlardır veyahutta evde yoklardır.) beni arar, içini boşaltır, saçma sapan şeylerden bahseder ve her zaman olduğu gibi yine kontörü bitmek üzere olduğundan, senin son cümlelerinin de onun için pek bir ehemmiyeti bulunmadığından telefon yüzüne kapanır.

Bu modelden bende 3 tane daha var. Bir ara onları da anlatırım size. İnsanı delirten cinsten. Her biri diğerinden beter. İnsanda tövbe yarabbim ne din bırakırlar, ne de iman. 

Ay neyse ben ihaleye kaçar. Çok çalışmam lazım çok. Bugünlük bu kadar gıybet yeter.

Yeni notta görüşmek üzere.

Hoşçakalın.