John Boyne - Çizgili Pijamalı Çocuk

Merhabalar

Bu kitabı okumaktan bu kadar geç kaldığım, çok sonradan fark ettiğim için kendime ne kadar kızsam azdır.

İnsanın bakış açısını değiştiren, ruhunda derin duyguların oluşmasına neden olan bir kitap Çizgili Pijamalı Çocuk. 

1943 yılında Bruno'nun babası Nazi kampında görevlendirilir. Bruno'nun babası askerdir ve kendisi için bu görev çok önemlidir. Kendisini görevine o kadar kaptırır ki, ailesinin çırpınışlarını göremez. Ailesinin tüm karşı çıkışlarına rağmen, bulundukları yerden ayrılarak yeni görev yerlerine giderler. 

Bruno bulunduğu ortamı terk etmek istemeyen bir çocuktur. Kaldıkları yerde arkadaşları vardır. Onları terk edip nasıl gidecektir? Ama gitmek zorundadır. Her şeyi geride bırakarak, ablası, annesi ve babasıyla Bruno hayatını değiştirecek yolculuğa çıktığında artık Bruno için hiçbir şey eski gibi olmayacaktır. 

Bruno gittikleri yerden hiç memnun değildir. Tel örgüler vardır ve tel örgülerin arkasındaki insanlar. Bruno'nun hayatı çok sıkıcıdır. Bruno kendisine yeni arkadaşlar aramaktadır ancak etrafındaki askerlerle ve yasaklarla bu pek de mümkün değildir. Bruno'nun hayatında en çok istediği şey bir kaşif olmaktır. Buna dayanarak Bruno gizli kapaklı kendisine yeni uğraşılar bulmak için yola çıkar. Uzun uzun yürür. Tel örgüleri takip ederken, tel örgülerin karşı tarafında çizgili pijamalı bir çocuk görür. Bruno buna çok sevinir. Onunla arkadaş olacak ve bunu da kimseye söylemeyecektir.

Bruno Çizgili Pijamalı Çocuk'la (Shmuel) arkadaş olduktan sonra hemen her gün buluşurlar. İlginç olan bir şey vardır Bruno ve Shmuel arasında. İkisi de aynı gün doğmuştur. 15 Nisan 1934. İkisi de dokuz yaşındadır. Bu ortak bağ onları birbirine daha bağlar. İkisi çok güzel arkadaş olurlar ve bunu herkesten saklarlar.

Bir gün Shmuel buluşma yerine geldiklerinde babasının ortada olmadığını söyler.  Bruno kaşifliği çok sevdiğindiğini söyleyen Shmuel Bruno'dan babasını bulmaları için yardım ister. Bruno her ne kadar bunun tehlikeli olduğunu düşünse de, arkadaşı için bunu yapacak ve Shmuel'in babasını bulacaklardır. Bunun üzerine plan yapan ikili ertesi gün Shmuel'in babasını aramaya giderler. 

Bu kitapla ilgili ne söylesem az kalacak. İnsan hayatının bu kadar ucuz olduğu, sırf inançları için insanların böyle bir ortamda tutulmasına, yargılanmasına, sorgulanmasına olan öfkem, kitabı bitirmiş olmama rağmen halen daha geçmedi.

Bruno'nun babasının görev aşkına ayrıca sinir oldum. Kitap boyunca saçımı başımı yoldum. Bu kitabı sindire sindire iki hafta sonunda oğlumu kursta beklerken okudum. Buna rağmen Bruno'nun babasını anlamadım, hak vermedim ve vermeyeceğim de. İçim kitabı birden bitirmeye el vermedi. Kitabı hem bitirmek, hem de beklediğim son olmasın diye bitirmemek istedim. Bu yüzden bir günde bitecek kitabı yayarak okudum.

Kitap öyle bir sonla bitti ki, içim paramparça oldu. İnsanların şu zamanda bile böyle şeyler yaşadıklarını biliyorum. Her ne kadar yazar kitabın sonunda artık böyle şeyler olmuyor dese de.

Kitabı oğluma okutmayı planlıyorum ama zamanı konusunda henüz emin değilim. İçinde kesinlikle işkencelerle ilgili sahneler yok. Ama insanın ruhunu alt üst edecek bir konuya sahip ve okurken zaten bunu anlıyorsunuz. 

Bu kitabı okuduktan sonra aile olmanın bilincini daha iyi anlıyorsunuz. Her ne kadar görev de olsa, bir yerden sonra sizi hayattan koparıyor ki, bunu kitapta çok rahatlıkla görüyorsunuz.

Kitapla ilgili daha fazla şey anlatmak isterdim ama daha fazlası, benim daha da sinirlenmeme neden olacak. İçimde bu insanlık suçuna dair çok fazla söylemek istediğim şey var ama neyse susuyorum. Kitabı mutlaka okuyun. Hayata bakış açınızı değiştirecektir.

Kitap kesinlikle çocuk kitabı değil. İsmine aldanmayın yani. 7'den 77'ye herkesin okuyabileceği bir kitap.

Filmi de çekilmiş ancak izlemeye yüreğim izin verir mi? bilemiyorum. Ama izlemek istiyorum.

Yeni yazılarımda görüşünceye dek, kendinize iyi bakın. Sağlık, huzur ve kitapla kalın.

Hoşçakalın.

Tanıtım Bülteninden

Bu kitabı okumaya başladığınızda, Bruno adında dokuz yaşındaki bir çocukla bir yolculuğa çıkacaksınız (ama bu kitap dokuz yaşındakiler için değil). Ve er geç Bruno ile birlikte bir tel örgüye varacaksınız.

Böyle tel örgüler dünyanın dört bir yanında var. Umarız asla rastlamak zorunda kalmazsınız.

Kesinlikle çok iyi yazılmış, dokunaklı bir öykü.. Okuduklarım çok çok uzun süre aklımdan çıkmayacak!

The Star

Okumaya başladığım andan beri aklımdan çıkmıyor. Oldukça yalın ve hiçbir zorlama olmadan anlatıldığı için neredeyse kusursuz. İşte bu, çok ender karşılaşılan bir şey. Yanaklarımdan süzülen yaşlarla öylece kalakaldım!

The Irish Independent

Yazar, kitap boyunca okurun hep bir adım önündeki konumunu korurken, öldürücü darbeyi son sayfalarda indiriyor.

The Independent

Basım Yılı : 2016

Sayfa Sayısı : 208

Tudem Yayınları