Ana içeriğe atla

Mırc Sohbet

Merhabalar

Mırc sohbet nedir?
biliyor musunuz? Eminim çoğunuz ne olduğunu bilmiyorsunuz. O zaman toplanın yamacıma anlatayım.

Doksanlı yıllarda internet yeni yeni yaygınlaşmaya başlamıştı. İnternet kafeler çoğalmış, bu mecradan para kazanmak isteyenler ise çeşit çeşit yazılımlarla insanları internet ortamında daha fazla tutabilmek adına çalışmalara başlamışlardı. O dönemde ortaya çıkan bir oluşumdur Mırc.

Adı komik görünse de, o dönemde bir çok insanın yuvasının sallantıya girmesine, hatta yıkılmasına sebep olmuştur. Nereden mi biliyorum? Anlatayım.

O dönemlerde yaşım genç ve muhasebe mesleğine yeni başlamıştım. Çalıştığım şirket dört katlı bir bina olmakla birlikte, her katında farklı bir üretim yapılmaktaydı. Bu katlardan biri de o dönemde çok popüler olan internet kafe hizmetine ayrılmıştı. Telefon hattından car car bağırarak bağlanan bir sistemle bilgisayarlara aktarılan internet ve kopma sorunlarına rağmen hunharca chat yapmaya çalışan bir kesim. 

Kendisi çocuk yaşta olmasına rağmen, karşısındakini mesleğim doktor, subay, astsubay diye tanıtan, kızlara bu sayede randevu veren ve bu verilen randevulara kanan bir kesim. Ya da tam tersi kızların kendisini büyük göstererek erkeklerle saçma sapan muhabbetlere sokmasına neden olam bir mecra. 

Farklı şehirlerde olsalar bile, buluşmak için gün sayan, kendisini evlenmek vaadiyle telefonda saatlerce konuşmalara salan insanlarla geçti bir dönem. İşte bu dönemde bizim mesai arkadaşlarından evli barklı birisi, akşamları eve gitmek yerine patronun olmadığı zamanlarda zamanını chat başında geçirirdi. Eşine mesai de olduğu yalanları bir yana, yazıştığı kızların haddi hesabı yoktu. Bir gün dayanamayıp kendisine ne yaptığını sorduğumda, bana can sıkıntısından chat yaptığını söylemişti. Hatta yazıştığı kızlarla olan yazışmalarını okutmuştu. Kendini Ankara Gata'da bir doktor olarak tanıtmış, (hemde cerrah), birkaç zamandır konuştuğu kızlara da Kuğulu Park'ta randevu vermekten de kaçınmamıştı. Bunun doğru bir davranış olmadığını, kendisinin evli olduğunu söylediğimde aldığım cevap ilginçti. Her gün kuru fasulye yenir mi? Azıcık eğlenmek onun da hakkı değil mi? Bunun başına bela olacağını söylediğimde, kendi işime bakmamı söylemişti. Kendisi benden yaşça büyük biri olduğundan daha fazla haddimi aşmamak adına yanından uzaklaşmıştım. 

Bu kişi hemen her akşam bilgisayar operatörünü de kafaya alarak, nette zaman geçirmeye devam ediyordu. Benim odamda kafe katında ve camlı olduğundan ne olup bittiğini görebiliyordum. Daldırmış, hunharca çalışırken birden bir ses ve kızılca kıyamet koptu. Bir kadın avaz avaz bağırıyordu. Ne olduğunu anlamadık önce. Sonra bir baktık ki bizim arkadaşın eşi. Kadın kucağında çocuğu ile gelmiş. Sürekli eve geç gelmesinden şüphelendiğinden işyerine sormaya gelmiş. Tabii ki alt kattakiler hemen nerede olduğunu söylemişler. Kadın çaktırmadan arkasından yazışmalarını okumuş ki, kaç kişiyle yazıştığını sayamamış. Ortalık bildiğiniz kurban bayramı. Kadın eline geçeni kocasına fırlatmaktan çekinmez, çocuğunun ağlamaları ise can yakıyordu. Kadını güç bela olay yerinden uzaklaştırdık ama adam gayet sakin. Sanki hiçbir şey olmamış gibi elleri cebinde çıkıp gitti. Eşi benim odamda, hüngür şakır ağlayıp, kocasından uzun zamandır şüphelendiğini söylemişti. Kadını uzun zaman dinledim. Denecek söz yok. Sonra kadın özür dileyip gitti. Bizler ne olduğunu anlamadan kalakaldık.

O geceden sonra o kişi patron tarafından işten çıkarıldı. Hemde beş kuruş tazminat dahi alamadan. Eşi de kendisini kapının önüne koymuş. Çocuğu için okkalı bir nafaka almayı da ihmal etmemiş. Alın size yıkılan bir yuvanın özeti.

Her gün kuru fasulye yemek istemeyen insanlar maalesef ki evlenene kadar o kuru fasulyenin peşinden kendilerini paspas etmekten çekinmiyor. Neredeyse kapısında yattığınız insanların hayatlarını karartmaya, her şeyden daha önemlisi çocuk yaparak o çocuğu da rezil etmeye hakkınız yok.

Mırc dönemi bir sürre devam etti. Tabii bu olaylarda. Bizim görmediğimiz ve bilmediğimiz daha kim bilir neler döndü bu ortamda. Daha sonraları internet ve diğer mecralar geliştikçe bu sohbet ortamı da kendiliğinden geçerliliğini yitirdi. Nice canlar yakarak.

Yeni yazılarımda görüşünceye dek, evde ve sağlıkla kalın.

Yorumlar

  1. Beyda hanım mrc dönemlerini bende biliyorum :)

    YanıtlaSil
  2. mirc öncesi leahcim., netmeeting ve adını anımsayamadığım avatar olarak karikatürlerin kullanıldığı chat programları vardı. ben de saf saf yurt dışından insanlarla ingilizce chat yapıcam, ingilizcemi geliştiricem diye heveslenirken her defasında bir süre sonra sohbet "yalnız mısın" a yönelirdi. "yo yalnız değilim yanımda eşim var" deyince chatten kaçıp giderdi adamlar. :)))) mirc i duydum sonra ve türk erkeklerin farklı amaçlar için kullandığını öğrendim. asla kullanmadım... kullanmadık... ihtiyaç duymadık. her gün kurufasulye yemek istemeyen adamın da yerden kalkamayacak kadar temiz bir sopaya ihtiyacı varmış, yuvasını-işini kaybetmekle bence ucuz kurtulmuş. :)

    YanıtlaSil
  3. Duymamıştım ben msnciydim hani şu sabaha dek 10 kişiyle konuştuğumuz, neden bilmem ne dinliyorumu milletin gözüne soktuğumuz msn :D

    YanıtlaSil
  4. Ay hiç duymamıştım bu mirc devrini. Gerçi mirc'den sonra da buna benzer bir sürü uygulama çıktı, şimdi şu telefonlarımızın mağazalarında (store) bir sürü var bunlardan. Sürekli reklamları çıkıyor. Yani garip...

    YanıtlaSil
  5. mirc, msn ve daha nice mecralar.. birinden benim de canım yanmıştı mesela. adının hatırlamıyorum ama yabancı dile merak saldığım bir dönemde, kendime ingilizce konuşma arkadaşları ararken sapıklara denk geliyordum zaman zaman.. Allahım! şimdi benim çocuklarım var, düşününce ne korkunç. Sanal ortam her dönemde çok tehlikeli vesselam..

    YanıtlaSil
  6. İnternet ortamında yapılan sohbetler çok yuvalar yıktı ne yazık ki. Yıkmaya da devam ediyor olmalı. Allah kimseyi şaşırtmasın.

    YanıtlaSil
  7. internet hala aynı hatta daha da farklı ve hoş olmayan ilişki türleri yaratıp , yu kanva yıkıyor.
    degişen teksey mirc de degiller.

    ama mirc baslıgını görünce bir gülümsedim. ilk chatleşme maceraları , yalanlar ,herkeste olmayan baglantılarla zurnaymış mirc miş buralara girme macerası..internetin yeni dogan haliydi o günler sanırım.. telefon faturalarıa da cabası

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tüm Zamanların En Güzel Kadını : Prenses Fevziye

Kavalalı Mehmet Ali Paşa soyundan, Mısır'ın ilk kralı Fuad'ın kızı; yine Mısır'ın son kralı Faruk'un kız kardeşiydi Prenses Fevziye.

Sait Faik Abasıyanık - Karlı Hava

Kul Plan Yaparken, Kader Gülermiş!... 1. Bölüm

 

22 Nisan 2024 Pazartesi Altın Fiyatları

 

Cahit Sıtkı Tarancı - Kırık Bir Aşk Hikayesi

Cahit Sıtkı Tarancı'nın meşhur bir şiiri var, " Abbas" adında.

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Yeni Bir Yıla Merhaba Derken....

 

Kul Plan Yaparken, Kader Gülermiş!... 2. Bölüm

Naime Özeren - 23 Nisan

Megalodon Köpek Balığı Hakkında Bilinmeyenler

Herkese Merhabalar Bugün sizlere Megalodon hakkında bilgi vereceğim.