Ana içeriğe atla

Zeynep Saraç - Ceylan

Merhabalar

Zeynep Saraç kitaplarını daha önceden tamamlamış olmama rağmen 2018 yılının son zamanlarında okuma fırsatı bulabildim.
Hadi gelin önce konusuna bakalım.

Ceylan aşırı baskıcı ve törelere bağlı bir ailede yetişmiş bir kızdır. Ailesinin kendilerine göre gelenek ve görenekleri olsa da, o hayatına dair kararları kendisi vermek ve özgür olduğunu herkese göstermek ister. Bunlardan birisi de kendi evleneceği kişiyi seçmektir. Erkek arkadaşı Kerem'le okul bittiğinde evlenecek ve kendi hayatında söz sahibi olduğunu da ailesine gösterecektir.

Okul stajını yapacağı şirkete abisini de araya koyarak, türlü dolaplar çevirerek Kerem'i de aldırır. Bu sayede çok baskıcı olan ailesinden gizli Kerem'le daha fazla vakit geçirebilecektir. Tabii ki planları tutarsa...

Kerem'in çalıştığı, kendi staj yapacağı yeri görmeye gittiğinde karşılaştığı Çağrı Mert Karahanlı ile tüm planları alt üst olur. 

Çağrı Mert Ceylan'ı abisinin düğününde gördüğünden beri aklındadır. Ne pahasına olursa olsun Ceylan'ı hayatına almaya kararlıdır. Fakat Ceylan'ın hayatında biri varken bu ne kadar mümkün olacaktır? Ceylan hayatındaki insandan vazgeçecek midir?

Zeynep Saraç'ın okuduğum ilk kitabı Ceylan. Yazarın kalemini sevdim. Akıcı bir kalemi var. Hikaye pembe dizi tadında. Benim şezlong kitaplarımdan ve kafa dağıtmalık türden. 

Ceylan ve Çağrı Mert'in kitap boyunca birbirlerine meydan okumasını görüyoruz. Ceylan Kerem'i seviyor ama kafasını karıştıran Çağrı'dan da uzak kalamıyor.  Çağrı Mert ise eline geçen fırsatları değerlendirip, Ceylan'ın içine sızma girişimlerini kaçırmıyor. 

Kitapta en uyuz olunacak karakter açık ara farkla Kerem ve ailesiydi. Kerem zaten gerçekten sevmiş olsaydı çok daha farklı davranırdı. Kerem'in annesi ise boğazlamak istenilecek türden biri. Kadın resmen oğluna aşık. Kerem ise güya seviyor ama ailem de ailem. Kişiliği oturmamış. Kesinlikle Ceylan'a göre değildi. 

Ceylan'ın babaannesi ve abisi Fırat kesinlikle favorimdi. Babaanne çok tatlı kadın. Abisi ise çok fedakâr. Ancak büyük abisinden sıktım sıyrıldı. O da bir diğer boğulması gereken karakter. Kitap boyunca kriz geçirtti. 

Kitapta Ceylan'dan daha ziyade Çağrı Mert'i daha çok sevdim. Ne istediğini başından beri belli etti ve niyeti netti. Ceylan karakteri maalesef çok sevemedim. 

Kitapta sevmediğim tek nokta Fırat'ın durumunun belirsizliği oldu. Ceylan'ın abisinin sonu nasıl bitti belli değil. Bu kısım atlandı mı? yoksa başka bir kitapta mı çıkacak bilemiyorum ama kitap çıkmayacaksa sonu belirtilmeliydi.

Son olarak da maalesef kitap kapağı Ceylan'ı yansıtmıyordu. Zaten fotoğraflı kapakları sevmiyorum. Hayal gücünü sınırlıyor.

Yeni yazılarımda görüşünceye dek, kendinize çok iyi bakın.

Hoşçakalın.

Tanıtım Bülteninden

“Demek pembe laleleri seviyorsun? Bunu öğrendiğim iyi oldu.” 

Bu cümleleri, birçok kızın hayalini süsleyen, zengin, yakışıklı ve reddedilemez Çağrı Mert Karahanlının ağzından yalandan da olsa duyabilmek neredeyse imkânsızdı.  Ama Çağrı, daha önce birlikte olduğu kızların hiçbirine benzemeyen Ceylan’a çoktan söyledi bile. Ceylan ise ukala, sinir bozucu ve laf anlamaz diye nitelendirdiği Çağrıyı gözü kapalı reddetti. Hem de onun inkâr edemediği çekiciliği ve karşı koymakta zorlandığı harika gülümsemesine rağmen… 


Sizce, babaannesinin dizinin dibinden bir adım bile ayrılamayan Ceylan’ın aklında neler var? Oysa ne istediğini çok iyi bilen(!) Ceylan’ın hayatı, bambaşka sebepler yüzünden, bu aralar gerçek anlamda bir kâbusa dönmek üzere. Peki, hazır beyaz atlı prens de kulenin önüne, onu almaya gelmişken Ceylan neden saçlarını ona uzatmadı? Yoksa bambaşka düşünceleri ve masum planları mı vardı?
Bir dakika!


Onun masum planlarına karşın kader de ağlarını örüyor olmasın! Hem de onları, hiç kimsenin ummadığı ve beklemediği olaylarla sarmalayarak…

Basım  Yılı : 2016

Sayfa Sayısı : 448

Arunas Yayıncılık

Yorumlar

  1. Kitap kapağı ne kadar güzel olsa da, okuyucuyu sınırladığı bilgisine katılıyorum. Teşekkürler tanıtım için.

    YanıtlaSil
  2. Tam yaz okumaligi benim icin 😊

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fatih Murat Arsal - Ödünç Aşk

Merhabalar Fatih Murat Arsal'ın kalemini sevdiğimi bilmeyen kalmadı sanırım.

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Fatih Murat Arsal - İki Mükemmel Hata

Merhabalar Uzun zamandır sizlere kitap yorumu yaz(a)mıyorum zira bu sıralar yorum yazmak için maalesef kafamı toparlayamıyorum. Hoş bir aydan fazladır kitap kapağı da açamadım. Kitap okumadan uyumayan ben; son zamanlarda kitaplara dokunamadım bile. Fakat okuduğum kitaplara ve yazarlara da haksızlık da etmek istemiyorum. Zira beğendiğim kitapların yorumsuz durmalarına maalesef gönlüm razı gelmiyor. Çıktığı ilk anda alıp okuduğum, ancak yorum giremediğim bir kitap İki Mükemmel Hata. O zaman başlayalım.

Öğretmenler Günü İkram Sorunsalı

Merhabalar Geçtiğimiz haftalarda  Öğretmenler Günü Hediye Sorunsalı  ile ilgili bir yazı yazmışım.

Asalet Salgınoğlu Röportajı

Merhabalar Baharı yavaş yavaş hissettiğimiz şu günlerde Nisan ayına geldik bile.

Saç Bakım Ampulleri

Merhabalar Saçıma boya sürmediğim eski zamanlarda, hatta doğru dürüst şampuan bile kullanmazken (o zamanlar yeşil Kafoğlu sabun vardı ve kesinlikle candı.) saçlarımın bakımı ihmal etmemeye çalışırdım. Kendimi bildim bileli saç bakımına özen gösteririm. 

Beyza Alkoç - 3391 Kilometre

Merhabalar Beyza Alkoç'un 3391 kilometre kitabını ilk çıktığı zaman görmüştüm ama açıkçası almakla almamak arasında kalmıştım. Kitap hediyeleşme etkinliği sayesinde okuma fırsatı bulduğum kitaba tek kelimeyle bayıldım. 

Rukiye Kayaarslan - Güz Delisi

Merhabalar Kütüphanenin tozlu raflarında gördüğüm ve çıktığından bu yana al beni oku diyen bir kapağa sahip Rukiye Kayaarslan'ın Güz Delisi kitabına kavuşup sonunda okuyabildim.

James Joyce - Finn’in Oteli

 

Tarihte Bugün 18 Kasım