Ana içeriğe atla

14 Şubat Sevgililer Günü Zırvalığı

Merhabalar

Hadi bugün şu sevgililer zırvalığını biraz açalım. Geçen seneki sevgililer gününde yazdığım yazıda bahsetmek isteyip bahsedemediğim şeyler vardı. Hadi bu sevgililer gününde de onları konuşalım. Geçen sene yazdığım yazıma da buradan ulaşabilirsiniz.

Genel olarak herkesi (istisnalar hariç) günler öncesinden sevgililer gününde ne alsam telaşı sardı. "Kolye mi? alsam! Parfüm çok klişe! Yemeğe de götürmek lazım! Güller zaten ateş pahası!" gibi uzayıp giden düşünceler mevcut genelinde. Ne yapsak derdinde herkes ama kazın ayağını tartışalım birazda.


Yılın 364 günü yataktan kocasına ayak sallayan, kahvaltı hazırlamaktan aciz, ben uyuyayım da koca ne olursa olsun diyen ve sabahları kendi rahatınızı düşünen hanımlar.(istinasnalar hariç, çevrede gözlemlediğimi söylüyorum) 14 Şubat sabahı ne değişiyor da birden cici kız moduna geçip kocacığınıza kahvaltı hazırlamaya başlayıp, sevgi kelebeğine dönüşüyorsunuz?

Peki siz erkekler. Yılın diğer günleri Allah'ın günü değil mi? Eşinize, sevgilinize özel olduğunu hissettirmek için illa ki toplumun dayattığı günlerde mi kibar beyefendilere dönüşmek gerekiyor? Geri kalan günlerde hödüklük yapmak mubah zaten. (Göstermelik yapılıyor çoğu şey o da ayrı bir konu) 

Sevgililer gününde geçen senede yazdığım gibi kredi çeken bile var. Sebep? Karısını o gün mutlu etmeli. Yoksa kalan 364 gün dünyayı kendisine zindan eder! Peki bir taraflarınızda açılan delikleri kim yamayacak? Haberiniz var mı? Ama olsun ya kocası ona hediyeler alsın, başından aşağı güller saçsın ve sevgili kızımız bunu büyük gururla sosyal medyada paylaşsın. "Ayyy desinler. ..... Kocası bak gene unutmamış sevgililer gününü. Yine çiçekler, böcekler almış. Yine kemancılarla yemeklere götürmüş." Peki sen gidip o .....nın evindeki durumu biliyor musun? Belki borç içinde yüzüyor. Belki kocası her gün canını yakıyor. Ama doğru ya önemli olan özel günlerdeki gösteriş ve merhamet. Geri kalan günleri de zaten ...... et. Sen sosyal medyada havanı attın ya. Dosta düşmana karşı kendini iyi bir eş olarak gösterdin. Bunun mükafatını da bugün aldığını fotoğraflarla tescilledin. Milleti kıskançlık krizinden çatlattın. Senden mutlusu yok değil mi? Hah sen ancak kendini kandırırsın. Şimdi size bir hikaye anlatacağım. Bizzat tarafımdan yaşanmıştır. Siz karar verin bugünün ne kadar samimi olduğuna. 


Birkaç yıl öncesinde sevgililer gününde sosyal medyada öylesine dolanırken bir paylaşım dikkatimi çekti. Arkadaşlarımdan birisi (ki ev durumunu ben biliyorum her gün kavga gürültü eksik olmaz. Borç binde.) eşinin güya kendisine aldığı hediyeyi paylaşmış. İçine belki 10 tane kadar eşinden sevgi böceği notlarını da ilave etmiş. Sonrada sosyal medyada eşini de etiketleyerek teşekkürler, öpücükler falan filan. Buraya kadar ne var diyebilirsiniz. Normal görünüyor. Madalyonun diğer tarafına bakalım şimdi. Bir süre sonra bir ortamda karşılaştığımız arkadaşım ve eşiyle muhabbet sevgililer gününde aldığı hediyeye geldi ve eşi ağzından kaçırdı. "Benim vaktim mi var. ..... gidip kendisi aldı hediyesini. Notları da kendi yazdı ben yazmışım gibi." Hadi buyurun buradan yakın. Arkadaşım o kadar bozuldu ki, bozuntuya vermemek adına "aaa hayatım sen yazdın ya" dedi demesine de, ok yaydan çıkmış ve söz söylenmişti bir kere. Tabii birde bu işin travmatik kısmı var öyle ya. Sende nasıl bir psikoloji var ki, sen nasıl bu kadar kendini özel günlere kaptırdın ki, kendi kendine hediye alıp, notlar yazıp paylaşacak kadar psikopat oldun. Bu taraftan bakıldığında da ciddi anlamda psikolojik destek alman gerektiğini düşünüyorum. Lütfen hayal dünyasından uyanın ya. Bir gün uğruna bu kadar cambazlığa, kırk takla atmaya gerek yok. Kendin ol. 

Eşiniz yada sevgilinizle size ait olan günler anlamlı olmalı. Sürü psikolojisine girip, milleti zengin etmenin, bütçede büyük delikler açarak bu özel günleri kutlamanın hiç bir anlamı yok ve olmayacakta. Yılda bir gün kutlanan sevgililer günü ise kalan günler -kadın erkek fark etmez- ne günüdür? diye sormak istiyorum. Kalan günlerde istediğimiz gibi davranabiliriz. Nasıl olsa bir senelik hediyeyi bir günde hallettik. Geri kalan günlerde insanca muameleye de gerek yok zaten bünyeye ters değil mi? 

Yazık ki ne kadar yazsam da; değişmeyecek bir durum varsa o da toplu olarak kutlanan özel günlerin çok fazla ciddiye alındığı. Biz bu güne kadar kutlamadık. Kutlamayı da düşünmüyoruz. Özel günlerde kat kat fazla para harcayacak kadar zengin değilim. Para harcamak isteyenlerin gününü de canı gönülden kutlarım.

Yeni yazılarımda görüşüne dek, hoşçakalın.

Yorumlar

  1. imzayı ne tarafa atayım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İstediğin yere atabilirsin canım benim :)

      Sil
    2. Gına geldi zaten vıcık vıcık sosyl medya paylaşımlarından, tamam inanyoz he tamam

      Sil
    3. Hahahahaha ay ben bunu sosyal medyada dolanırken kendi kendime söylüyorum :)

      Sil
  2. Çok güzel bir yazı olmuş, bayıldım. Ben de imzamı atmak istiyorum şuraya bir yerlere...
    Benim de 8 yıldır süren bir ilişkim var ve biz doğum günleri ile ilk tanışma günleri haricinde hiç öyle özel kutlamalar yapmadık bu günde. Sevgi azaldı mı, hayır, aksine samimiyet güçlendi. Tek bir güne değil, tüm günlere yaydık saygı ve sevgimizi.
    Tabii herkes kutluyor diye yine bugün de özel bir şey yapmak isteyenler olabilir ama ne gerek var yalan dolana. Oturun, güzel bir şeyler giyin, en sevdiğiniz yemeği yapın birlikte, şarkınızı dinleyin. Romantik bir film izleyin. Birbirinizi sevdiğinizi hissettirin. Gün değil, siz ve sizin ilişkiniz önemli olan...
    Doğum günleri, evlilik yıl dönümleri, ilk tanışma ya da sevgili olma günleri bile sizin ilişkinize değer kattığı için varlar. Buradaki odak nokta ve biricik özne sizin sevginiz ve de ilişkiniz...
    İnsanlar bunları göremiyorlar, görmek istemiyorlar artık. Sorun bu...
    Teşekkürler paylaşım için...
    Ben de bloğumda bu günün aslında ne karanlık bir geçmişten ortaya çıktığını yazdım. Ama sizin yazınız da duygularıma tercüman oldu :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle canım. Özel günlerimizi bile biz onları var ettiğimiz için var. Bazen evlilik yıl dönümünü bile unutuyoruz. Çok sonra aklımıza geliyor. Önemli olan birlikte olmak. Senin de yazına bakıyorum hemen canım. Sevgiler :)

      Sil
  3. Of of of efsane bir yazı olmuş, arkadaşınızın kendi kendine yaptığı o sürpriz de gerçekten tam psikopatça bir davranış. Şahsen ben de sevgililer günü gibi uydurma günleri sevmeyen bir insanım. Yazınızı da çok beğendim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Bende hikaye bitmez. Kalanı ömrüm varsa seneye :) Teşekkürler :)

      Sil
  4. Tam bi zirvalik vallah dogru demissiniz 🤗

    YanıtlaSil
  5. Gerçekten çok haklısınız. Ben de böyle para tuzağı olan günleri anlamsız buluyor ve kutlamıyorum. Feri Peri arkadaşımızın yazdıklarına da katılıyorum. Emeğinize sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Para tuzağı ama çoğu kişi hediye almadığı için eşine dünyayı dar ediyor. Yazık nasıl bozulduk bu kadar bilemiyorum. Sevgiler :)

      Sil
  6. Harika Bir yazı elinize sağlık.

    YanıtlaSil
  7. Bekardım o zamanlar bir toplantıya katılmıştım sevgililer günü veya kadınlar günüydü tam hatırlamıyorum ama 30'lu, 4o'lı yaşlardaki bir erkek, proğramın bitişine doğru "Yürü lan yürü, benim kıçım ağardı senin istediklerini alacam diye, her gün senin zaten elinden alan mı var" dedi tutup kolundan çekerek götürdü ve arkasından orap söküğü gibi geldi gerisi insanlarınçoğu. konuşmacı da bitirivermişti mecburen. Donup kalmıştım o an ve o adının gözü hala gözümün önünden gitmez.
    Kişisel olarak bu tarz günlerin tamamen ticari amaçlarla insanların duygularının sömürüldüğünü düşünenlerdenim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle Halil bey. Maalesef çoğu göstermelik yapılıyor. Amacına uygun yapılan bir şey yok. Bir de üstüne kendimizi rezil etmek adına para ödüyoruz. Yazık ki ne yazık.

      Sil
  8. Harika bir yazı olmuş gerçekten.Çok beğendim 👍 Düşüncelerimiz aynı 😊 Ben bazı şeyleri yazamıyorum açıkçası.Biraz daha eleyerek yazıyorum bazı şeyleri.Belki ilerde yazarım kimbilir 😊 Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Yaz yaz içinde kalmasın. Çok teşekkürler ve Sevgiler benden canım :)

      Sil
  9. doğru demişsin.. bazılarının da tek görebildiği böyle özelleştirilmiş günler maalesef..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maalesef öyle. Kendi düşüncen varsa, kendi gününde olmalı :)

      Sil
  10. Kesnlikle katılıyorum. Tamamen ticari amaçla ortaya atılmış ve insanları bir şekilde sürüklemeyi başarmış bir gün. Sevgi hergün vardır. Herkesein de kendine özel ginler vardır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bana özel gün olmalı ki, bir anlamı olsun. Başkasının gününden bana ne değil mi ama? Sevgiler canım :)

      Sil
  11. Kaleminize sağlık . Tebrik ediyorum o kadar güzel yazmışsınız ki . Ben bıktım artık kişisel hesaplarımı kapattım . Ben de evliyim ve eşim milyarder değil . Bir evin nasıl geçindiğini , gereksiz harcamaların insanı ay sonu ne hale sokabileceğini gayet rahat algılayabiliyorum . Allah'a şükür o hallere düşmedik de millete gösteriş yapıcaz diye ay sonu sürünen çok insan gördüm . Zaten düşünüp duruyordum , bu insanların işi gücü belli , bu sosyal medyada gözüme sokmadıkları kalmadı nasıl bu kadar lüks yaşıyorlar diye . Sonradan sizin gibi işin öyle değil de başka olduğunu gördüm . Allah uyandırsın ben böylelerine artık hiçbir şey diyemiyorum . Benden uzak olsunlar ... Mutlu huzurlu bir yuvada her gün o kadar özel o kadar kıymetli ki ... Tabi kıymet bilene ... Bu güzel yazın için size kocaman teşekkür ediyorum . :) Kocaman sevgiler . :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim canım. Gerçekten bu tarz insanlar o kadar fazla ki; Allah akıl fikir versin demekten başka bir şey gelmiyor insanın elinden. Ama şu kadarını söyleyebilirim istisnalar hariç bunları yapanların çoğu da ev hanımı. Evde otururken kafada kuruyorlar. Yazık bence destek almalılar. Sevgiler :)

      Sil
  12. arkadaşınız adına çok üzüldüm :( üzerinde artık nasıl bir baskı yarattıysa bu durum
    bizim evde de kutlanmaz zaten gereksiz geliyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Onun durumu travmatik bir durum. Zaten tedavi görmesi de gerekiyor bana göre. Başkalarının kutladığı günden bana ne. Onlar benim evlilik yıldönümümü kutlasın demi ama :)

      Sil

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tüm Zamanların En Güzel Kadını : Prenses Fevziye

Kavalalı Mehmet Ali Paşa soyundan, Mısır'ın ilk kralı Fuad'ın kızı; yine Mısır'ın son kralı Faruk'un kız kardeşiydi Prenses Fevziye.

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Beyza Alkoç - 3391 Kilometre

Merhabalar Beyza Alkoç'un 3391 kilometre kitabını ilk çıktığı zaman görmüştüm ama açıkçası almakla almamak arasında kalmıştım. Kitap hediyeleşme etkinliği sayesinde okuma fırsatı bulduğum kitaba tek kelimeyle bayıldım. 

Poy Baharatı Nedir? Nerelerde Kullanılır?

  Merhabalar Baharat kullanmayı sever misiniz?

Smilodon (Kılıç Dişli Kaplan) Hakkında Bilinmeyenler

Herkese Merhaba  Bugün sizlere Smilodon'dan (Kılıç Dişli Kaplan) bahsedeceğim. 

Fatih Murat Arsal - Ödünç Aşk

Merhabalar Fatih Murat Arsal'ın kalemini sevdiğimi bilmeyen kalmadı sanırım.

Borsada Short Pozisyon

 

Gabriel Garcia Marquez - Ağustosta Görüşürüz

 

Cahit Sıtkı Tarancı - Kırık Bir Aşk Hikayesi

Cahit Sıtkı Tarancı'nın meşhur bir şiiri var, " Abbas" adında.

Samed Behrengi - Bir Şeftali Bin Şeftali

Herkese merhaba Kısa zaman önce bitirdiğim bir kitap Bir Şeftali,Bin Şeftali. Bir gün annesinin dalında büyümekte olan bir şeftalinin hikayesi bu. Bu şeftali büyüyünce sahibi tarafından köye satılmaya götürülür.