Merhabalar
Saklambaç Serisinin ilk kitabı Rüyalar Gerçek Olsa'yı okuyanlar bilirler. Kitap Şahin ve Rüya'nın birbirlerine Allah huzurunda "EVET" demeleriyle sona ermişti. Tam da en heyecanlı yerinde kitap bitti derken; yazar Müjde Aklanoğlu şükür ki serinin devam kitabının ilki ile aynı anda basımını sağlayarak okuyucusu ile buluşturmuştu.(Seri kitapların devamını beklemekten nefret ederim.)
Daha önceki yazılarımı okuyanlar hatırlayacaktır. Yazarla tanışmamı sağlayan bir kitaptır ve yazarın diğer kitaplarına göre benim için yeri de bir başkadır. İlk kitapta bazı kısımlar hariç çok eğlendim. Rüya ve Şahin'in diyalogları zaten beni benden almıştı. Kafa dağıtmak için birebir. Ama hele bir Kayra ve Vural çiftimiz var ki Allah Kayra'yı düşman başına vermesin. Zaten bu çiftin de bir seri kitabı çıkacak. Fakat okuduğumuz kadarıyla onlarında Rüya ve Şahin çiftinden pek bir farkı yok. Kısacası çatlaklıkta sınır tanımıyorlar.
Gelelim serinin ikinci kitabında neler olduğuna. Rüyalar Gerçek Oldu kitabında Şahin ve Rüya imam nikahı ile evlendikten sonra soluğu Karadeniz'de yani Şahin'in ailesinin evinde alırlar. Tabii bu gidişte öyle sessiz sakin olmaz. Zaten öyle bir gidişte çiftimize yakışmaz. Şahin peşindeki belalı adamlardan ancak kendi ailesinin yanında kurtulacağını düşünmektedir. Aynı zamanda da artık kaçacak ne yeri, ne de parası kalmıştır. Üstelik artık yalnız da değildir. Yanında karısı Rüya vardır ve O'nu da koruması gerekmektedir. Annesi ve Sevgili Rıza Dedesi'nin karşısına bir gece paldır güldür çıkar ve annesi Rüya'nın kim olduğunu sorduğunda "Gelinin" diye cevap verir. Bundan sonrası artık ne Şahin ne de Rüya için hiç de kolay değildir. Şahin'in kendisini ve sevdiklerini belalı adamlardan aklama çabası, memlekette Rüya'nın bir gelin havası ama birden bire ortaya çıkan da bir nişanlı. Varın filmin sonunu siz düşünün. Karadeniz uşağı kolay kolay sevdiğini başkasına verir mi? Bu kişi evli de olsa onlar için fark eder mi? Yazılacak o kadar çok şey var ki. Fakat benden bu kadar. Devamını anlatıp hevesinizi kaçırmak istemiyorum.
Peki kitapta olumsuz gördüğüm tarafı söyleyeyim. Diğer kitaplarda olduğu gibi bu kitapta da fazlaca ayrıntı ve betimleme vardı. Bazı yerlerde ayrıntı güzeldi ama kesilmesi gereken yerlerde kesilmeyince açıkçası biraz sıkıcı oldu. Bunun dışında kitaptaki diyaloglar, Rüya ve Şahin çok güzel bir çiftti. Bu kitapta Vural ve Kayra maalesef yok denecek kadar azdı. Hatta hiç yoktu. Onları da en kısa zamanda okumak istiyorum.
Müjde Aklanoğlu kalemine sağlık. Bir Rüya ve Şahin daha çıkar mı bilmem ama ben Serçe ve Şahin'i gerçekten çok sevdim.
Keyifli Okumalar Dilerim.
Tanıtım Bülteninden
YA TÜM HAYATIN BİR RÜYA'YSA!
Serçesini korumaya çalışan fedakâr bir Şahin ve onların peşinde azılı bir Kara Kediye dönüşen düşmanı...
OYUNLAR GERÇEĞE, RÜYALAR MASALA DÖNÜŞÜRKEN...
Sevdiği adamla, onu seven adam arasında kalarak bir keşmekeşin içine sürüklenen Rüya... Ve onu elde edebilmek için hiç çekinmeden kanunsuzluğunu kullanan cesur bir Şahin... Sımsıkı bağlanmış büyük sırları ile, hayatının dengesini bozmak için çıkagelen eski dostlarla... Hiç ummadığı anda yeni keşfedilmiş bir tutkunun renkli karmaşası aklını allak bullak ederken... Ahlak kuralları ve onu zorbaca yanında alıkoyan adamın, çözülmesi zor sırları tarafından esir alınan Rüya... Rehinesi olduğu tehlikeli adamın aslında gönüllü tutsağı olduğunu kavradığında... Benliğini çepeçevre saran inkâr zincirlerini kırabilecek mi? Ve karşı karşıya kaldıkları büyük tehlike, iki genci hayatları pahasına birbirine düşürdüğünde... Bu çözülmesi zor gerçekle savaşabilecekler mi? Aralarındaki çekim, hayatları boyunca unutamayacakları maceralara yol açtığında... Yeni filizlenen reddettikleri duyguları... yaşamları pahasına koruyabilecekler mi?
Basım Yılı : 2016
Sayfa Sayısı : 576
Olimpos Yayınları
Yorumlar
Yorum Gönder
Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.