Merhabalar
Bu kitabı çıktığı ilk zamanlarda almış ancak okumaya fırsat bulamamıştım.
Eski yeni kitap okuma serüvenimde uzun zamandır bekleyen kitapları okumak için ön sıralara almıştım ve Sahra dikkatimi çekince hemen okumaya başladım.
Sahra anne ve babasını trafik kazasında kaybettikten sonra 10 yaşındayken ülkesinden koparılarak yurtdışında yaşamaya başlar. Bu zorunlu ayrılık 19 yaşında tekrar ülkesine dönmesiyle son bulurken, giderken ardında bıraktığı bir tek ağabeyi Levent vardır. Bir de çocukluğundan beri sevdiği tek aşkı Mirza.
Sahra ile Mirza bir gece bir davette karşılaşırlar. Sahra ilk aşkını görmenin heyecanıyla yanarken, Mirza'nın planları ise tamamen farklıdır.
Burcu Demet'in Cambaz kitabı okumuş ve umut vaat ettiğini düşünmüştüm. Bu nedenle de Sahra kitabını da tanıtımlarıyla çokça merak edip almıştım ama bir kitap bu kadar hayal kırıklığı olabilirdi.
Yazarın anlatmak istediğini anlamaya çalışırken geçen süre, düşünceleri okumak için kaybedilen zaman ve bir ileri bir geri giderken içime oturan öküz nedeniyle normalde 630 sayfalık kitabı en fazla üç günde bitiren ben bu kitabı bir haftada zor bitirdim. Hiçbir yazarın emeğine saygısızlık etmek gibi bir niyetim yok ama ben bu yazarın ne demek istediğini anlayana kadar akla karayı seçtim. Özellikle kitaplarda diyalog okumayı seviyorsanız, kafa içindeki düşünceleri okumak benim gibi sizinde ruhunuzu darlayabilir. Sahra'nın bir öyle, bir böyle halleri de ayrı bir durum. O kadar aşk kitabı okudum. Ancak övgüyle bahsedilen Sahra ve Mirza aşkını maalesef bu kitapta bulamadım.
İşin bir de polisiye ile harmanlanmış kısmı var ki kim, kiminle, nerede, nasıl halen daha anlayamadım. Karmakarışık bir olay örgüsü. Kısacası yarım bırakmamak adına, içim sıkıla sıkıla okuduğum ve maalesef aradığımı bulamadığım bir kitap oldu.
Yeni yazılarımda görüşünceye dek, kendinize çok iyi bakın.
Hoşçakalın.
Eski yeni kitap okuma serüvenimde uzun zamandır bekleyen kitapları okumak için ön sıralara almıştım ve Sahra dikkatimi çekince hemen okumaya başladım.
Sahra anne ve babasını trafik kazasında kaybettikten sonra 10 yaşındayken ülkesinden koparılarak yurtdışında yaşamaya başlar. Bu zorunlu ayrılık 19 yaşında tekrar ülkesine dönmesiyle son bulurken, giderken ardında bıraktığı bir tek ağabeyi Levent vardır. Bir de çocukluğundan beri sevdiği tek aşkı Mirza.
Sahra ile Mirza bir gece bir davette karşılaşırlar. Sahra ilk aşkını görmenin heyecanıyla yanarken, Mirza'nın planları ise tamamen farklıdır.
Burcu Demet'in Cambaz kitabı okumuş ve umut vaat ettiğini düşünmüştüm. Bu nedenle de Sahra kitabını da tanıtımlarıyla çokça merak edip almıştım ama bir kitap bu kadar hayal kırıklığı olabilirdi.
Yazarın anlatmak istediğini anlamaya çalışırken geçen süre, düşünceleri okumak için kaybedilen zaman ve bir ileri bir geri giderken içime oturan öküz nedeniyle normalde 630 sayfalık kitabı en fazla üç günde bitiren ben bu kitabı bir haftada zor bitirdim. Hiçbir yazarın emeğine saygısızlık etmek gibi bir niyetim yok ama ben bu yazarın ne demek istediğini anlayana kadar akla karayı seçtim. Özellikle kitaplarda diyalog okumayı seviyorsanız, kafa içindeki düşünceleri okumak benim gibi sizinde ruhunuzu darlayabilir. Sahra'nın bir öyle, bir böyle halleri de ayrı bir durum. O kadar aşk kitabı okudum. Ancak övgüyle bahsedilen Sahra ve Mirza aşkını maalesef bu kitapta bulamadım.
İşin bir de polisiye ile harmanlanmış kısmı var ki kim, kiminle, nerede, nasıl halen daha anlayamadım. Karmakarışık bir olay örgüsü. Kısacası yarım bırakmamak adına, içim sıkıla sıkıla okuduğum ve maalesef aradığımı bulamadığım bir kitap oldu.
Yeni yazılarımda görüşünceye dek, kendinize çok iyi bakın.
Hoşçakalın.
Tanıtım Bülteninden
Umutsuz ve başkalarına çözülmez bağlarla bağlı bir aşk onlarınki…
Mirza ve Sahra, imkânsız ve çok büyük bir aşkın birbirini inkâr eden iki fatihi.
Sevgi yok, aşk yok Sahra’nın dünyasında… Yanılsamalar dünyasındaki, aptalca hayaller onlar sadece. Umutsa… şekil değiştiriyor kalbinde. Beğenilmek yeter ona. Mirza, onun büyüdüğünü görsün, yeter. Onunla birkaç saat… sadece birkaç saat. Başka dileği yok.
Beni sevdiğini düşündüğüm herkesin beni terk ettiği dünyamda, sevilmek istemiyorum ben artık… Hoyrat ellerime her alışımda kırılan, camdan narin bir oyuncak sevgi.
Sevgi, hayatımdan koparılarak çıkarılan insanlar demek benim için, sevgi terk edilişin ilk işareti.
“Seni seviyorum…” söyleyenin vedası bana.
“Başlangıcı, sonu sadece ben olayım. Sadece benim tenime karışsın teni… Sadece benim olsun Sahra’m. Tüm gizemlerini bana açsın, ruhunda girmediğim tek kapalı oda kalmasın istiyorum.”
“Artık ilk adımları atıldı geceyi teslim alan dansın…
Çalılıkların arasından çıktım çoktan. Özenli bir çabayla kurulmuş kapanımın tam ortasında Sahra... Kozasından sıyrıldığında kelebeğin güzelliğinin de ötesi olduğunu keşfediyor gözlerim. Bana açılan sayfanın okunmuş olduğu gerçeği ilk defa canımı yakıyor hayatımda.”
Basım Yılı : 2014
Sayfa Sayısı : 630
Postiga Yayınları
1 haftada okuduğunuza göre Sahra sizi bayağı zorlamış..😊
YanıtlaSilErtuğrul;
SilEvet normalde ben bir haftada rahat en az 2 kitap bitirmiş olurdum:(
Güzel bir konu kapaği da sevdim 😊
YanıtlaSil