Ana içeriğe atla

Aslı Karabulut - Leyla Fırtınası

Merhabalar

Kısa zaman önce raflarda yerini alan ve benim kitap kardeşim vasıtasıyla kalemiyle tanıştım genç bir kalemle geldim. Aslı Karabulut ve Leyla Fırtınası.

Leyla babasının karanlık dünyasından genç yaşta kaçarak yurt dışına yerleşmiş ve izini kaybettirmiştir. Çevirmenlik yaparak hayatını devam ettirmektedir. Türkiye'den sadece arkadaşı Alp ile görüşmeleri devam etmektedir. Alp'ten bir gün aldığı telefonla babasının artık hayatta olmadığını öğrenir. Hayatı boyunca babasından nefret etmiştir. Hayatlarından artık tamamen çıktığını düşündüğünde Alp'ten öğrendikleriyle Leyla'nın dünyası sarsılır ve ne yapacağını bilemez. Çünkü peşindeki adamlar babası öldüğünden peşine düşmüşlerdir. Ama Leyla Türkiye'den uzaktadır ve kendince güvendedir. Fakat Leyla'nın aklından çıkan şey Sarlzburg'da kendisini bulacakları gerçeğidir.

Leyla bir gece yarısı duyduğu seslerle uyanır. Evin içinde biri vardır. Leyla içerideki adamla mücadeleye girişir ve adam bayılır. Ne yapacağını bilemez haldeyken, kitaplarını çevirdiği arkadaşı Doktor Murat'ı arayarak yardım ister. Murat eve geldiğinde Leyla'yı da alarak Türkiye'ye gitmeleri gerektiğini, yoksa adamların peşini bırakmayacağı gerçeğiyle Leyla'nın yüzleşmesini sağlar. Leyla nedenini bilmediği şekilde Murat'a güvenir ve kendisini İstanbul'da bulur.

Murat'ın arkadaşı Menderes Vardar'ın evine gittiklerinde Murat durumu anlatır. Ancak Menderes'in öncelikleri vardır ve hayatında bela istemez. Bunu duyan Leyla'da zaten orada kalmak niyetinde olmadığından Menderes'e resti çekerek Murat'ın evine gider. Menderes her ne kadar Leyla'nın gitmesini istese de içi rahat etmez. Beladan uzak kalması gerektiğini düşünen Menderes kendisini belaya çeker ve Leyla'yı Murat'ın evinde olan ikinci saldıran kurtarır. Leyla hayatının tehlikede olduğu gerçeğiyle yüzleştiğinde Menderes'e sığınmak zorunda olduğunun farkına varır ve el mecbur Menderes'in evinde kalmaya başlar. Acaba Leyla ile Menderes'i nasıl bir gelecek beklemektedir? Leyla gerçekten peşindeki adamlardan kurtulabilecek midir?


Aslı Karabulut'un okuduğum ilk kitabı. Bunun öncesinde serinin ilk kitabı Eylül Çıkmazı'ymış. Ben sondan başlamış oldum. 

Kitap konu itibariyle güzeldi. Leyla ile Menderes'in diyalogları olması gerektiği gibi ilerledi. Hemen öyle ayılıp, bayılma olayları olmaması, kitabı daha okunur kılmış. Menderes'e başlarda gizemli kadın konusunda takılsam da sonradan konunun gizemi çözüldü. Tam da tahmin ettiğim şekilde bir şey ortaya çıktı. Leyla'nın tavırları da tam dozundaydı. İkilinin aşkını hissederek okumak güzeldi. Menderes Vardar diyorum başka da bir şey demiyorum. Uras'ı ayrı bir sevdim. Onun da hikayesi yazılıyor. Ahu Ateşi ama kitap olunca adı aynı mı olur? bilemiyorum. Ahu ve Uras'ın hikayesini ayrıca merak ediyorum. Bakalım Menderes Vardar'dan gizli nasıl bir aşk doğacak? 

Kitapla ilgili eleştireceğim tek nokta cinsel içerikli olan bölümler. Bu kadar uzun olması sayfaları atlayarak okumama neden oldu. Açıkçası bu tarz kitaplar tutuluyor diye bu şekilde ayrıntılı cinsellik sahneleri kitaptan soğumama neden oluyor. Keşke dozunda kalsaydı. Aşkı hissettiğimiz noktada olaya abartı cinsellik katılması maalesef kitabın tüm okuma zevkini alıp götürüyor.

Yeni yazılarımda görüşünceye dek, kendinize iyi bakın. Okumalara devam. Hayatı doyasıya yaşayın. Güzel bir pazar günü olsun.

Hoşçakalın.

Tanıtım Bülteninden

Karanlık Bir Gece...

Ateşli Bir Fırtına...
Parıltılı Taşların Ve Sırların Merkezinde Yaşanan Tutkulu Bir Aşk...
İş dünyasında otoriter kişiliğiyle tanınan Menderes Vardar, emrivakilerden haz etmez ve şüpheci yanını göstermekten çekinmezdi. Gecesini huzursuzluğa sürükleyen kadına yaklaşımı, sessiz bir meydan okumadan ibaretti. Bakışları buluşup da onu koruma içgüdüsüyle dolup taştığı anda, hayatındaki en büyük sırla sınanacağına ihtimal dahi vermezdi.
Özenle yarattığı kozasından çıkıp ülkesine dönmek zorunda kalan Leyla Artunç, kendinden başka kimseye güvenmezdi. Hiç tanımadığı bir adamın evine adım attığında, etrafını saran karanlığın, ruhuna sızmasına engel olmak için direndi. Sürüklendiği mahkûmiyet, şimdiye kadar inandıklarını sarsacak belki de tek sebepti.
İkisinin de zayıf noktalarını hedef alan tehlikeli biri, tehditlerini acımasızca savururken kırıp dökmekte ve sınırları zorlamakta tereddüt etmeyecekti.
Leyla, Onu Bakışlarıyla Bile Alevlerin İçine Hapseden Adama Karşı Koyabilecek Miydi? Menderes, Gözleri Geceyi Andıran Kadının Korkularını Ve Güvensizliğini, Teninden Usulca Söküp Almayı Başarabilecek Miydi?
Peki Ya Aşk, Kalplerindeki Ateşe Boyun Eğmelerini
Sağlayabilecek Miydi?


Basım Yılı : 2018

Sayfa Sayısı : 512

Ephesus Yayınları

Yorumlar

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tüm Zamanların En Güzel Kadını : Prenses Fevziye

Kavalalı Mehmet Ali Paşa soyundan, Mısır'ın ilk kralı Fuad'ın kızı; yine Mısır'ın son kralı Faruk'un kız kardeşiydi Prenses Fevziye.

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Beyza Alkoç - 3391 Kilometre

Merhabalar Beyza Alkoç'un 3391 kilometre kitabını ilk çıktığı zaman görmüştüm ama açıkçası almakla almamak arasında kalmıştım. Kitap hediyeleşme etkinliği sayesinde okuma fırsatı bulduğum kitaba tek kelimeyle bayıldım. 

Poy Baharatı Nedir? Nerelerde Kullanılır?

  Merhabalar Baharat kullanmayı sever misiniz?

Smilodon (Kılıç Dişli Kaplan) Hakkında Bilinmeyenler

Herkese Merhaba  Bugün sizlere Smilodon'dan (Kılıç Dişli Kaplan) bahsedeceğim. 

Fatih Murat Arsal - Ödünç Aşk

Merhabalar Fatih Murat Arsal'ın kalemini sevdiğimi bilmeyen kalmadı sanırım.

Borsada Short Pozisyon

 

Samed Behrengi - Bir Şeftali Bin Şeftali

Herkese merhaba Kısa zaman önce bitirdiğim bir kitap Bir Şeftali,Bin Şeftali. Bir gün annesinin dalında büyümekte olan bir şeftalinin hikayesi bu. Bu şeftali büyüyünce sahibi tarafından köye satılmaya götürülür.

Gabriel Garcia Marquez - Ağustosta Görüşürüz

 

Cahit Sıtkı Tarancı - Kırık Bir Aşk Hikayesi

Cahit Sıtkı Tarancı'nın meşhur bir şiiri var, " Abbas" adında.