Ana içeriğe atla

Arif V 216 Film Yorumu


Merhabalar

Hali hazırda oğlumun sınavları bitti ve bizde kendimizi eltimlerle birlikte dün akşam sinema salonlarına attık. Bu sıra nedense üzerimde bir tiyatro ve sinema sevdasıdır gidiyor ya hayırlısı.  

Filmin konusundan bahsedelim öncelikle. Robot olan 216, insan olmanın hayalini kurmaktadır. Uzaydan dünyaya çok sevdiği arkadaşı Arif'in yanına gelir ve insan gibi yaşamaya başlar. Sıradan insanlar gibi bir yaşam sürmeye çalışsa da farklılığı kimsenin dikkatinden kaçmaz. Yeni yaşantısına alışmaya çalıştığı sırada aşk da kapısını çalmıştır. Robot olduğunu herkesten saklamaya çalışan 216 bunu başaramaz. 216'dan ilham alan bir işadamı, onu herkese tanıtıp kopyalarını yapmak ister. Sunduğu cazip tekliflerle 216'yı kandırmayı başaran iş adamı, onun sayesinde geleceği değiştirecektir. Arif bu korkunç planı öğrenir ve hem dünyayı, hem de 216'yı kurtarmak için bir mücadeleye girişir.

Konusunu öğrendik. Peki film hakkında neler düşünüyorum? Filme Gora, Arog yada Cem Yılmaz'ın sahnelerindeki gibi gülmek için gidiyorsanız eğer hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Filmde güleceğiniz yerlerde var elbet ama öyle film sonuna kadar deli gibi güldüm, gülmekten karnıma ağrılar girdi diyemem. Ama eğlendim mi? Evet kesinlikle eğlendim. Özellikle 1960-1970'ler döneminin canlandırılmasını çok sevdim. Zeki Müren'i Çağlar Çorumlu, Ajda Pekkan'ı Farah Zeynep Abdullah, Sadri Alışık'ı Mert Fırat, Cüneyt Arkın'ı oğlu Murat Arkın, Filiz Akın'ı Maria Anastasiyeva ve Ayhan Işık'ı ise Şükrü Özyıldız canlandırmış. Özellikle bu geçmişe dönüşte en çok hoşuma giden ise Zeki Müren ve Ajda Pekkan'dı. Birebir bu kadar mı güzel taklit yapılır. Resmen mest oldum. Keşke daha fazla sahneleri olsaydı dediğim iki oyuncu ve ikisini de tebrik ederim. 

Filmde absürt sahneler vardı evet ama filmin kendisi zaten absürt. Bu nedenle bunlara çok takılmadım. Fakat teknoloji kısmını kullanırken çok bariz göze batmalar vardı. Keşke görsel efekt kısmında biraz daha çalışmış olsalardı. Filmde küfürlü ve bel altı sahneler vardı. Zaten gülme kısımlarının çoğu da bu sahnelerdeydi. 

Filmde ayrıca Ediz Hun'u da görmek çok güzeldi. Film bence çok güzel nostalji oldu. Nostaljik film izlemeyi seviyorsanız ve eğlenmeyi düşünüyorsanız filmi tavsiye ederim. Ama çok gülmek içi gidecekseniz dediğim gibi hayal kırıklığına uğrarsınız. Ben filmi sevdim. Nostaljik saatler yaşadım. İnternetten yeniden Zeki Müren ve Ajda Pekkan sahneleri için izlerim. Filmde Özge Özberk'in rolü yok denecek kadar azdı. Keşke daha fazla rolü olsaydı. 

Sizlere film görselleriyle veda ediyorum. Mutlu pazarlar olsun. Hoşçakalın.











Yorumlar

  1. Teknoloji kısmında herkes sizin gibi düşünüyor. Filmi izlemedim. Ama izleyenlerin değerlendirmelerinde hep bu göze çarpıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bariz göze çarpıyordu. Nostalji kısmına verilen önem bana göre görsel efekt kısmında es geçilmiş.

      Sil
  2. Henüz izlemedim ama izlemeyi çok istiyorum :) Ne güzel anlatmışsınız , sevgiler :)

    YanıtlaSil
  3. Yeşilçam'ı sevmeyen yoktur.Bu hassasiyetimize yönelik de yapmışlar filmi sanırım.Yorumları okudum sadece.Sanırım izlemem bu filmi :) Teşekkürler Beyda :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnternetten de izleyebilirsin :) Nostalji ağırlı bir film olmuş dediğin gibi.

      Sil
  4. Sanırım özellikle son sahnedeki efektleri diyorsunuz değil mi; şu hava sahnesi. Orada bariz yeşil ekran kullanımı göze çarpıyordu. O sahneler çekildikten sonra Cem Yılmaz beğenmemiş tekrar çekmişler :D
    İlk halini merak ettim :D
    Son sahne dışında genel olarak ben de çok keyif aldım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet son sahnelerde bariz belliydi. Son hali buysa ilk hali nasıldı kim bilir? Genel olarak keyifliydi.

      Sil
  5. Muhtemelen internetten izlerim. Ajda Pekkan ve Zeki Müren'i bende merak ettim şimdi. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Filmin en güzel sahneleriyle bana göre. Mutlaka izleyin :)

      Sil
  6. Zeki Müren yıkmış ortalığı! Bir de Mert Fırat & Kerem Alışık sahnesinin çok duygusal olduğunu söylüyorlar.
    Çoğu Cem Yılmaz gibi izleyici ikiye ayrılmış durumda. Çok seven de var olmamış diyen de... Beklentiyle alakalı bir durum galiba

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Film genel anlamda pek güzel değil ama nostaljik anlamda izlenebilir. Kesinlikle Zeki Müren ve Ajda Pekkan ortalığı yıkıp geçti. Çok iyiydi. Bu sahneler için izlediğime değdi :)

      Sil
  7. güldürmedi hüzünlendirdi bu film beni
    Bizim kuşağa ait çok ayrıntı vardı. Kızımın kulağına fısıldadım bir çok şeyin ne anlam ifade ettiğini (Zeki Müren Ajda Pekkan'ı niye kıskandı ya da o kostüm Zeki Müren'in hit kostümüydü o devirde sansasyon yarattı gibi)

    Güzel anlatmışsın..sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet o dönem öyle şeyler çok fazlaydı. Ama yine de o dönemdeki gibi kaliteli sanat ve sanatçı yok maalesef. Eskiyi bende çok özlüyorum. Sevgiler :)

      Sil
  8. Filme gitmek için kardeşimin şehir dışından dönmesini bekliyorum. İki hafta sonra gideceğim. Nostaljiyi severim. Sürekli kahkaha attırmasa da gülümsememizi sağlasın o da yeter diye düşünüyorum :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet nostalji anlamında güzel ve gülümseten bir film zaten. Yoksa gülünecek bir tarafını bende pek göremedim.

      Sil
  9. Benim de ancak gitme fırsatım oldu. Yorumlarınıza birebir katılıyorum. Nostaljik şarkıları duymak çok çok hoşuma gitti. Keşke o dönemleri görebilseydim diye düşünmeden edemedim. İnsanlar nazik ve sevecen. Herkes mutlu.. :) Emeğinize sağlık, sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet herkes Ediz Hun ve Filiz Akın gibi olsa ne güzel olurdu değil mi?

      Sil
  10. filmi izlemedim ama genel olarak hep aynı yorumlara denk geldim.Merak ediyorum filmi fırsat bulabilirsem gidicem güzel bir paylaşım olmuş

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Fırsat bulursan git ama gidemezsen de nasıl olsa nete düşer. O zaman izlersin canım :)

      Sil

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tüm Zamanların En Güzel Kadını : Prenses Fevziye

Kavalalı Mehmet Ali Paşa soyundan, Mısır'ın ilk kralı Fuad'ın kızı; yine Mısır'ın son kralı Faruk'un kız kardeşiydi Prenses Fevziye.

Beyza Alkoç - 3391 Kilometre

Merhabalar Beyza Alkoç'un 3391 kilometre kitabını ilk çıktığı zaman görmüştüm ama açıkçası almakla almamak arasında kalmıştım. Kitap hediyeleşme etkinliği sayesinde okuma fırsatı bulduğum kitaba tek kelimeyle bayıldım. 

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Fatih Murat Arsal - İki Mükemmel Hata

Merhabalar Uzun zamandır sizlere kitap yorumu yaz(a)mıyorum zira bu sıralar yorum yazmak için maalesef kafamı toparlayamıyorum. Hoş bir aydan fazladır kitap kapağı da açamadım. Kitap okumadan uyumayan ben; son zamanlarda kitaplara dokunamadım bile. Fakat okuduğum kitaplara ve yazarlara da haksızlık da etmek istemiyorum. Zira beğendiğim kitapların yorumsuz durmalarına maalesef gönlüm razı gelmiyor. Çıktığı ilk anda alıp okuduğum, ancak yorum giremediğim bir kitap İki Mükemmel Hata. O zaman başlayalım.

Gizem Bilici - Ateşkes

Merhabalar Gizem Bilici'nin kalemi ile tanışmam  Gönülçelen  kitabını hediye eden bir arkadaşım sayesinde olmuştu. Yakın zamanda Ateşkes kitabını da çok merak ettiğimden okumak istedim. 

Fatih Murat Arsal Tüm Kitap Yorumları

Tarihte Bugün 13 Mart

 

Monica Mccarty - Aziz

Merhabalar İskoç hikayelerine merak salmama neden olanlara selam olsun diyerek başlayalım.

Tay 2: Ebabil Takımı

 

Tarihte Bugün 14 Mart