Ana içeriğe atla

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun

Merhabalar

Sanıldığı gibi kapitalizmin bir oyunu olmayan, aksine ona verilen bir tepki 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. Hadi bakalım biz neden kadınlar gününü kutluyoruz? Hep beraber yeniden hatırlayalım.
8 Mart 1857 yılında Amerika'nın New York Eyaletinde 40.000 kadın işçinin haksız çalışma koşullarını, kadın-erkek eşitsizliğini, kendilerine oy hakkı verilmeyişini protesto ederken polisin müdahalesi ile bir fabrikada kilitli kalmaları ve fabrikada çıkan yangın sonucunda 129 kadın işçinin ölmesine bir tepki olarak, onların anısını ve yaşam mücadelesini yaşatmak adına 1921 yılından beri tüm dünyada kutlanmaktadır. Bugün tüm dünya kadınlarının günüdür.


Bugün için ne kadar konuşulsa da, yazılsa da, çizelse de maalesef yine kadınların değeri anlaşılmayacaktır. Dünya üzerinde yine kadın cinayetleri, kadınların üzerinden kazanılan paralar, kadınları küçük görme, kadına atılan dayaklar maalesef ki yine artarak devam edecektir. 



Bir erkek çocuğu annesiyim ve oğluma her zaman saygı ve sevgiyi aşılamaya çalışıyorum. Erkek yada kadın fark etmez, kim olursa olsun, hiçbir zaman şiddete başvurmamasını, kimsenin hakkını gasp etmemesini öğütlüyorum. Zira bende bir kadınım ve eşimin annesine ne kadar teşekkür etsem azdır. O kadar güzel bir evlat yetiştirmiş ki, gözümden bir gün damla yaş akıtmadı. Her zaman bana destek oldu. Şükür ki hiçbir zaman okuduğumuz haberlerdeki gibi dayak vs. olayları yaşamadım ve hiçbir kadının da yaşamasını da istemem.(Eşime de sonsuz teşekkürler.) Bu nedenle eşimle beraber iyi bir evlat yetiştirmek için elimizden ne geliyorsa yapıyoruz, yapacağız. Bir kadın olarak ilerde Allah nasip ederde o günleri görürsem eğer, oğlumun eşi olacak kızımın rahat etmesini isterim. Netice de bende bir kadınım ve bana yapılmasını istemediğim şeyleri başkasına yapmam ve yapılmasına da müsaade etmem. Bu nokta da ailelere çok fazlasıyla görev düşüyor. "Erkek onu yapmaz" "erkek bunu yapmaz " "Erkek işten gelince yan gelir yatar" gibi bağnaz zihniyetten uzaklaşmak gerek.

Oğlum konuşmaya başladığından beri bana yardım eder. "Çamaşır makinesini boşaltmama yardım eder misin? oğlum" "Bulaşık makinesi nasıl çalışıyordu? Hatırlayamadım!" "Çamaşırlar asılırken nasıl asılır beraber bakalım mı?" "Hadi gel beraber balık kızartalım. Unlamak çok zevkli denemek ister misin?" vs.vs.vs. Ve tüm bunları inanın yapıyor. Şu anda ortaokul öğrencisi ve erkek olmasına rağmen çok güzel yemek yapar. Kimse ondan baklava açmasını beklemiyor. Ama oğlumu ben her zaman yanında olmayacağım mantığı ile yetiştiriyorum. Kız veya erkek şunu yapar ayrımına göre değil. Zira kadınlar erkeklerin kölesi değil.


Bir de sosyal medya da ki kitap yazan arkadaşlar var ki, kurgularda kadının yerlerde, erkeğin göklerde olması çok revaçta olduğundan, sanki çok matah bir durummuş gibi bu hikayeler sanal ortamda cirit atıyor. Daha olmadı bir de üstüne kitap haline getiriliyor. Yalnız emin olun ortaokul, lise seviyesinde bir kız çocuğu bunu yazıyorsa, durum gerçekten vahimdir ve ciddi bir psikolojik destek alması gerekmektedir. Üstelik çocuğunun kitabının basılmasına sevinen anne-babayı da bu psikolojik destekten mahrum etmemek gerekir. Zira anne-baba olarak artık çocuk nasıl bir ortam da yetişiyor ki; çocuk tüm bunları kurgulayıp yazabiliyor. Akıl alacak gibi değil.

Toplum olarak insanın kanını donduran kadın cinayetleri, tecavüzler devam ederken, kadınların halen daha töre baskısı altında seslerini çıkaramıyor olması ise bambaşka bir tartışma konusu. Zira yıl olmuş 2017 ve biz halen daha bunları konuşuyor, üstüne üstlük de halen çözümü bulamıyorsak; değiştirmemiz gereken insanlık değil, önce kendimiziz ve önce aynaya bakmalıyız. Zira ilerde Allah korusun bu tecavüze uğrayan ya da cinayete kurman giden kişinin biz olmayacağımızın garantisi var mıdır?

Son olarak erkeklerin bizi anlaması için geçtiğimiz yollardan geçmesi ve bizim bedenimizin içinde yaşaması gerekiyor. Kadınların eğitim haklarının ellerinden alınmadığı, çocukken gelinlik giyerek bez bebek yerine kendi bebekleri ile oynamadıkları, bedenlerinin namus simgesi olarak gösterilmediği, aile içi şiddet, dayak, cinayet ve töre cinayetlerinden uzak, hak ettikleri değeri mezarda görmedikleri nice kadınlar gününde buluşmak dileğiyle.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun.

Yorumlar

  1. Erkek anneleri senden örnek almalı,sadece kızlar evlilik için yetiştirilmez,Kadınlar günün kutlu olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mor Misali;
      Sağol canım benim. İnşallah herkes çocuğunu böyle yetiştirsin. Seninde kadınlar günün kutlu olsun :)

      Sil

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tüm Zamanların En Güzel Kadını : Prenses Fevziye

Kavalalı Mehmet Ali Paşa soyundan, Mısır'ın ilk kralı Fuad'ın kızı; yine Mısır'ın son kralı Faruk'un kız kardeşiydi Prenses Fevziye.

Beyza Alkoç - 3391 Kilometre

Merhabalar Beyza Alkoç'un 3391 kilometre kitabını ilk çıktığı zaman görmüştüm ama açıkçası almakla almamak arasında kalmıştım. Kitap hediyeleşme etkinliği sayesinde okuma fırsatı bulduğum kitaba tek kelimeyle bayıldım. 

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Fatih Murat Arsal - Ödünç Aşk

Merhabalar Fatih Murat Arsal'ın kalemini sevdiğimi bilmeyen kalmadı sanırım.

Poy Baharatı Nedir? Nerelerde Kullanılır?

  Merhabalar Baharat kullanmayı sever misiniz?

Smilodon (Kılıç Dişli Kaplan) Hakkında Bilinmeyenler

Herkese Merhaba  Bugün sizlere Smilodon'dan (Kılıç Dişli Kaplan) bahsedeceğim. 

Gabriel Garcia Marquez - Ağustosta Görüşürüz

 

Yeşil Yol

 

Samed Behrengi - Bir Şeftali Bin Şeftali

Herkese merhaba Kısa zaman önce bitirdiğim bir kitap Bir Şeftali,Bin Şeftali. Bir gün annesinin dalında büyümekte olan bir şeftalinin hikayesi bu. Bu şeftali büyüyünce sahibi tarafından köye satılmaya götürülür.

Cahit Sıtkı Tarancı - Kırık Bir Aşk Hikayesi

Cahit Sıtkı Tarancı'nın meşhur bir şiiri var, " Abbas" adında.