Ana içeriğe atla

Eda İşler - Kaza Süsü Kitap Alıntısı

Diyelim ki bir sabah, sene bilmem kaç ve cehennemdeyiz.
Etrafımızdaki duvarlara bir bakın. Yumuşacık. Ben o duvarların içine girebiliyordum.
"Çekil de geçelim!"
Yanımdan geçmek için benim çekilmemi beklerlerdi. Annemin sesi içerinden gelirdi. Duymuyor musunuz? "Götürün şunu buradan!" diyor. Götürürlerdi beni. Alıp başka yerlere götürürlerdi. Dışarıda ışıldayan havaya bakın. Güneşin hâlâ içimize açması ne hoş. Akşamları hep beraber televizyona çevirirdik başımızı; cehennemdeydik ama her şey güzeldi. Ve gece olup da uyuduğumuzda, hatırlanacak hiçbir şey kalmazdı. Bulutlar çekildiğin çekildiğinde yeni bir sayfa açar gibi gülerdik bir daha güneşe, "Güüünaydııııın!" diye. Ama bir zaman sonra güneş çekilir, bulutlar kararırdı ve biz hatırlardık. Cehennemdeydik. Cehennem. Bunu içinizden birkaç kere tekrar edin. Ben, yaslandığım duvarlara yazardım. Cehennem. Çay kaşıkları şıngırdardı. Cehennem. Bardaklar birer ikişer masaya düşerdi. Cehennem. Çaydanlığın buharı mutfağın girişini gölgelerdi. Cehennem. Merdivenlerde yürüyen ayaklarımın izi yoktu. CE-HEN-NEM. Diyelim ki on haneli bir köyün on altı nüfuslu tek evi bizdik. Ne var bunda? Ailem bir karınca sürüsü gibi çoğalamaz mıydı? Benimle birlikte evde bekâr beş erkek kardeşim, evli üç abim ve hepsinin birer çocuğu yaşlı bir annem ve ondan daha yaşlı bir dayım vardı. Evdeki her odaya -üç oda vardı- en az beş kişi düşüyordu. Ben genellikle ahırda yatıyordum. Beni ilk kez kaşlarımdan birini tırnaklarımla paramparça ettiğimde ve ardından gülme krizine girdiğimde ahıra attılar. Sağ gözüm o günden beri daha az görüyor, sol ise hep biraz daha kısık duruyor. Sanıyorum ki ellerimi de sobada yaktım. Yoksa çaydanlık mıydı?  Neyse ki bir önemi yok.

O sabah, eşikten başlayıp bahçeye kadar inen taş merdivenlere oturmuş, bir yandan elimde yumruk yaptığım ekmek parçasını tutuyor, bir yandan da içeridekilerin kahvaltıyı ne zaman bitireceğini düşünüyordum. Bizim evde kahvaltılar biraz uzun sürerdi. Yani kahvaltı saati gelince zaman, bizim bakkal Cemal gibi topallardı. Ve o saatlerde kimse benimle konuşmazdı. Merdivenlere oturup zamanı sayardım. Zaman soğuktu. Merdivenlerde üşüyordum. 

O sabah da, tıpkı diğer sabahlar gibi kahvaltı iyiden iyiye uzamıştı. Taş merdivenlerde oturmaktan sıkılmış, duvara yaslanmıştım. Başka bir yerde olmaktan sıkılıyordum. Ama yanlarında olmam yasak olduğu için çivilendiğim yerden kalkamıyordum. İçeriden gelen sesleri dinlemeye koyuldum ben de. Azalan kaşık tabak seslerinden sofradan kalkmak üzere olduklarını anladım. O an hızlıca kollarımla gövdemi kundan gibi sardım ve tüm gücümle duvara yaslandım. Mutfak kapısının açılmasıyla uçuşan rüzgâr gözlerimin önünde daireler çizerek yavaşladı  ve sonunda durdu. Neden sonra soluğuma karışıp ciğerlerime aktı. Rüzgârın içimde estiğini hissedebiliyordum. Karnım gurulduyordu. Geliyorlardı. Titriyordum.

Bir adım... Bir tıkırtı... Bir adım daha...

Yorumlar

  1. kitabın ismi neden kaza süsü acaba,araba kazasından falan mı bahsediyo,alıntılarda cehennem kelimesi onu gösteryo hehalde,ilginç kitapmış.. neyse size iyi bayramlar efenim..🙂

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ertuğrul;
      Geç olsa da sana da iyi bayramlar. Devamı kitapta :)

      Sil

Yorum Gönder

Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tüm Zamanların En Güzel Kadını : Prenses Fevziye

Kavalalı Mehmet Ali Paşa soyundan, Mısır'ın ilk kralı Fuad'ın kızı; yine Mısır'ın son kralı Faruk'un kız kardeşiydi Prenses Fevziye.

Sait Faik Abasıyanık - Karlı Hava

Beyza Alkoç - 3391 Kilometre

Merhabalar Beyza Alkoç'un 3391 kilometre kitabını ilk çıktığı zaman görmüştüm ama açıkçası almakla almamak arasında kalmıştım. Kitap hediyeleşme etkinliği sayesinde okuma fırsatı bulduğum kitaba tek kelimeyle bayıldım. 

Zeynep Sahra - Elmalı Turta

Merhabalar Zeynep Sahra'nın Ayçöreği hikayesi Elmalı Turta ile son sürat devam ediyor. Öncelikle yeniden belirtmek istiyorum bu kitap Ayçöreğinin devam kitabı. Yani öncelikle Ayçöreğini okumalısınız.

Cahit Sıtkı Tarancı - Kırık Bir Aşk Hikayesi

Cahit Sıtkı Tarancı'nın meşhur bir şiiri var, " Abbas" adında.

22 Nisan 2024 Pazartesi Altın Fiyatları

 

Nil Karaibrahimgil - Ben Aptal Mıyım?

 

Bugün 23 Nisan, Hep Neşeyle Doluyor İnsan

 

Şermin Yaşar, İlber Ortaylı - Cumhuriyet'in İlk Sabahı Kitap Alıntısı

 

Fatih Murat Arsal - İki Mükemmel Hata

Merhabalar Uzun zamandır sizlere kitap yorumu yaz(a)mıyorum zira bu sıralar yorum yazmak için maalesef kafamı toparlayamıyorum. Hoş bir aydan fazladır kitap kapağı da açamadım. Kitap okumadan uyumayan ben; son zamanlarda kitaplara dokunamadım bile. Fakat okuduğum kitaplara ve yazarlara da haksızlık da etmek istemiyorum. Zira beğendiğim kitapların yorumsuz durmalarına maalesef gönlüm razı gelmiyor. Çıktığı ilk anda alıp okuduğum, ancak yorum giremediğim bir kitap İki Mükemmel Hata. O zaman başlayalım.